Giriş
(7)

hiç entrysi silinmeyen birinin çaylak olma ihtimali?

3674
var mı böyle bir ihtimal? eğer cevap yoksa `serenajessica` nickli yazar nasıl çaylak olmuş? adamın 2 entrysi ispiyonlanmış ama 2si de hatalı ispiyon ve kendisi şu an çaylak???not: tanımam etmem. gözüme ilişti ondan sordum.
var mı böyle bir ihtimal? eğer cevap yoksa serenajessica nickli yazar nasıl çaylak olmuş? adamın 2 entrysi ispiyonlanmış ama 2si de hatalı ispiyon ve kendisi şu an çaylak???

not: tanımam etmem. gözüme ilişti ondan sordum.
0
3674
(08.02.09)
var. çok anket kasarsan, sürekli dedirten gibi kalıpları kullanırsan olabilirsin mesela.
0
sanal uyku
(08.02.09)
var. hatta şu anda danışma bürosunun sondan ikinci sorusuna bak o da böyle bir şeyle alakalı.
0
tepedeki psychedelic adam
(08.02.09)
gayet olabilir tabii ki. illa entry'nizin silinmesine gerek yok.

- açtığınız başlıklar hatalı, fakat entry'leriniz legaldir.
- anketörlere karşı doğal bir ilginiz vardır.
- çok fazla dedirttirmişsinizdir.
- bir takım eylemleri abuse etmişsinizdir.
0
deckard
(08.02.09)
mükerrer başlık açmakta ısrar edince de yaşanabiliyor bu.
0
bloom
(08.02.09)
moderatörlere küfretmeyi dene. anında kanatlanırsın :)
0
cilgin fantezilerin adami
(08.02.09)
(bkz: dedirten)
0
ne nicki be
(08.02.09)
(12)

Nereye, nereye, nereye, gideyim?

back to the future
Merhaba arkadaşlar,23 yaşındayım. İstanbul'da doğup büyüdüm. 7 ay önce de üniversiteden mezun oldum. Daha doğrusu kendimi zor attım oradan. Çünkü 4 sene boyunca fahiş kiralar yüzünden okula yakın bir eve çıkamadım, bu yüzden her okul günü 4 saatimi otobüs, vapur ve tramvaylarda geçiriyordum. Sabah 6
Merhaba arkadaşlar,

23 yaşındayım. İstanbul'da doğup büyüdüm. 7 ay önce de üniversiteden mezun oldum. Daha doğrusu kendimi zor attım oradan. Çünkü 4 sene boyunca fahiş kiralar yüzünden okula yakın bir eve çıkamadım, bu yüzden her okul günü 4 saatimi otobüs, vapur ve tramvaylarda geçiriyordum. Sabah 6'da kalkıp 7'de evden çıkıyordum, akşam 7-8 gibi geri dönüyordum falan, berbat zamanlardı. Her gün yüzlerce yabancıyla sırt sırta, göt göte o hiç açılmayan trafikte gıdım gıdım yol almak, sürekli telaş ve yetişme çabası içinde zamanla yarışmak, beş altı saatlik ders aralarında eve gidememek ve "4 saat"lerin giderek artan yoruculuğu kısa sürede beni hayattan bezdirdi, huysuz ve asabi biri olup çıktım. Okul günlerini bu kadar yorucu geçirdiğim ve yeterince toplu taşıma aracına bindiğim için okul dışındaki günlerde evden dışarı adım atmaz hale geldim. Ama bu dinlenmeme yeterli olmuyordu, kaygı bozukluğu baş gösterdi bir de. Okula gitmek için kalktığım neredeyse her sabah midem bulanıyordu, özellikle uykudan önce deli gibi kalbim atıyordu ve binlerce şey kafama üşüşüp beni uyutmuyordu. Kalp çarpıntım 4. senenin son döneminde o kadar artmıştı ki kendimi ihtiyar gibi hissediyordum ve "Kalbim dayanamayacak buna" diye bilgisayar oyununu yarıda bırakıyordum.

Bu bahsettiğim fiziksel şikayetlerle başvurduğum doktorların hepsi beni doğal olarak nörolojiye yönlendiriyordu. Ama ben sorunun kaynağını bildiğim ve ilaç kullanmak istemediğim için gitmemeyi tercih ettim. Kendi kendimi çocuk gibi telkin ediyordum, "İyi kötü bir an önce bitirmeye bak, ondan sonra seni çok şımartıcam, tüm bu stresin izi bile kalmayacak" diyordum. Son bütünlememden de geçtiğimi öğrendiğim andan beri de bu sözümü tutuyorum ama o kadar kasılmışım ki, tam anlamıyla eski halime dönemedim. Mide bulantılarım kayboldu ama heyecanlandığımda hala çarpıntım oluyor, hatta şu satırları yazarken o dönem tekrar gözümün önünden geçti ve kalbim hızlandı hemen. Bir de çıkıp sinemaya bile gitmek istesem hemen "Yol gidicem" düşüncesi kafamda çakıyor, içimde birşey geri adım atıyor ve ben gitmiyorum. Sırf bu yüzden karşıda oturan bir arkadaşımda geçen ay unuttuğum cep telefonumu, bakın atkı veya eldiven demiyorum, telefonumu, 1 ay sonra alabildim.

Tabi bu sorun yalnızca okulla da alakalı değil. İnsanın bilgisi ve bilinci arttıkça bakış açısı da değişiyor. Bir zamanlar ben de İstanbul hakkında, içinde "yeri başka", "Boğaz", "nereye gidersem gideyim" geçen cümleler kuruyordum ama sokağa çıktığımda yalnızca olumsuz yönleri gözüme çarpıyor artık. İşte hepimiz biliyoruz, çirkin ve güvensiz binalar, pis hava, pis elektrik, pahalı ve düşük kaliteli yaşam, muazzam suç oranı vs.

Durum böyleyken böyle, ben burada daha fazla durunamıyorum. İnsanların iş dışında sosyal bir hayata da sahip olabildiği, yeşil yaşam alanlarına sıklıkla rastlanan, araba sayısının insan sayısından fazla olmadığı, burada sokağa çıkarken cebimde taşıdığım biber gazını yanımda götürmeme gerek olmayan bir yer bulmak istiyorum. Gitmek için cebimden mümkün olan en az paranın çıkmasına bir tek EVS olanak sağlıyor. 2-12 aylığına bir Avrupa şehrinde, haftada 35 saat çalışma karşılığında, barınma, yemek, dil eğitimi ve aylık 200 Euro sağlıyor bu program kısaca. Ben de keyifli bir iş seçip 5-6 ay Kopenhag'da yaşarım diye düşünüyordum, aradığım özelliklere uygundu. Ama çok önceden farketmem gereken bir detayı yeni farkettim: Danimarka'nın kuzey iklimi. Bu çok küçük bir ayrıntı gibi gelebilir ama yukarıda bahsettiğim bu "kendimi iyileştirme" devresinde yaz mevsiminin ve güneşin bana çok iyi geldiğini/geleceğini biliyorum. Bir yandan 2009 yazını kaldırıp çöpe atmak istemiyorum, diğer yandansa başka bir şehir seçebilecek tecrübem yok.

İşte tam burada size danışmak istiyorum.
Başından beri ayrıntılı ruh analizi yaptığımın ve soruyu direkt olarak sormadığımın farkındayım, ama ne istediğimi ve ne istemediğimi anlayın istedim.

Benim tüm bu anlattıklarımdan ve sizin olası tecrübelerinizden yola çıkarak, bana bir akıl verir misiniz? Nerede yaşanır? Nereye gideyim? İnsanın eve tıkılıp kalmak istemeyeceği, dışarıdaki kent hayatının bir parçası olmayı önemseyeceği yer, neresi olabilir?
0
back to the future
(30.01.09)
ayni program daha iliman sehirlerde yok mu? avrupa'nin guney sahillerine git iste ne guzel, adalar da olabilir. ya da uzak yerlere giderim de diyorsan dunyanin ekvatora yakin sehirlerine gidebilirsin. tabi firsat ve para gerekiyor. ya da hic olmadi kendi ulkenin guney sahillerine yerles.
0
ermanen
(30.01.09)
istanbul'un havası suyu sana yaramamış gözüyle bakıyorsun ama sorunun yalnızlık. şehir olarak şu şehre git böyle güzeldir, şöyle yeşildir diyemez kimse. o daha çok her insanın kendine has bakış açısıyla alakalı bir durum. öncelikle şu yalnızlık duygunu tatmin etmen gerekiyor. benim gözlemlediğim yaş büyüdükçe arkadaş edinme daha bir zorlaşıyor. küçükken mahallede gider top oynayanların, ip atlayanların arasına karışıverirsin hemencecik. liseye gelindiğinde patlak veriyor hep sıkıntılar. çocuksu bakış açısı yerini ergenlik hayallerine bırakıyor. üniversitede ise işler iyice çığrından çıkabiliyor. ergenlikte başlayıp üniversitede artık iyice pekişmiş bir sorun diye tahmin ediyorum seninkini. bende kısaca bir tahmin yürüttüm tavsiye kısmına gelecek olursak.senin biraz çevre edinmen gerekiyor. istanbul olur izmir kopenhag olur yer çok önemli değişken değil bence şu aşamada. ama yabancı (dil ve kültür olarak) bir yer de bu duygu durumunun daha da kötüleşmesine sebep olabilir. (ayrıca bu kopenhag ya da kaçıp gitme düşüncelerinin de aile yaşantınla alakası vardır diye tahmin ediyorum.) bir kafede, barda... insanların çok olduğu (ama öyle iğne atsan yere düşmeyecek tarzda bir yer değil tabi), arada muhabbet etme fırsatını yakalayabileceğin bir yerde işe girmen gerekiyor senin. bölümün nedir ne değildir söylememişsin ama bilgisayar mühendisi de olsan önce bir nefes alabilir duruma gelmen gerekiyor. ilerlemenin kademe kademe olması gerek. öyle bir anda cennete giremiyorsun, nirvanaya ulaşamıyorsun işte.

yıllardır içinde bulunduğun ortamdan sıkılma durumun da normal. bir süre yalnızlığının daha da körüklenmiş haliyle yaşayabileceksen ortam (şehir olur, mahalle olur) değişikliği kısa vadede olmasa da orta-uzun vadede ve çok daha mutlu olmanı sağlar.


aslında kendini biraz daha detaylandırırsan daha net şeyler söylenebilir. psikolojik sorunlar yaşıyor gibisin. ayrıca ilaç kullanmamayı seçmen de belki güçlü kişiliğinden kaynaklanıyordur. eğer öyleyse zaten 1-0 öndesin mutlu bir hayat için.
0
emrag
(30.01.09)
@emrag
Daha fazla detaylandırabilirim tabi ama okuyanları düşünüyorum :) İng. Mütercim-tercümanlık mezunuyum. Üniversitedeyken Work&Travel ve Erasmus'a katıldım, adaptasyon sorunu yaşamadığım gibi kendimi çok mutlu, rahat ve özgür hissettiğim dönemlerdi. Gitmenin beni iyileştireceğini varsayarken buradan yola çıkıyorum. EVS'deki iş tanımları da zaten senin önerdiğin gibi sosyal ortamlarda, kafelerde vs. Şehir değiştirerek bir günde mucizevi bir dönüşüm beklemiyorum elbette ama artık bir şeyler yapmam gerek ve burada yapmak istediğim hiçbir şey yok. Çünkü ne yaparsam yapayım (iş bulmak, sevgili bulmak, ayrı eve çıkmaya çalışmak vs.) buraya iyice kök salmama sebep olacak.
0
🌸back to the future
(30.01.09)
danimarka'nın iklimi nasıldır bilemiyorum ama sürekli sonbahar-kış modunda geçiyorsa sıkıntı yaratabilir, zaten karamsar ruh halini iyice berbat edebilir ki gittikten hemen sonra geri dönme gibi bir şansın da yok. bir 6 ay daha bu sefer daha büyük bir kayıp olabilir. ailenle birlikte yaşadığını teyit ettiğimize göre türkiye'de başka şehre gitmene ailen sorun çıkartabilir. hele aynı şehirde başka semt, mahalle olursa daha büyük tantana çıkması işten bile değil. büyük umutlar büyük hayal kırıklıklarını getirir. bu açıdan da baktığımızda yurtdışı seçeneğini bence en sona al. hatta listenden bir süreliğine çıkar.

sondan bir önceki paragrafta söylemek istediğim şey "sevgili edinmeme, sabit iş bulmama"ydı dediğin gibi. bir süre yalnız devam etmen gerekiyor çünkü. bu yüzden yalnızlığının daha da körklenmiş haliyle yaşayabilme durumuna değindim. öncelikle nefes almaya ihtiyacın var.

bir de dikkatimi çeken şu an bulunduğun ortamdan sıkılma olayına çok takıntılı yaklaşıyor olman. bakıyorsun ama görmüyorsun derler ya. belki de bahsettiğin evler birer sanat eseri, yolda karşılaştığın herkese tinerci, kapkaçcı gözüyle bakıyorsun ama belki de onlar bir sanatçı, bir öğretmen, senin benim gibi bir insan. tahminen 15-20 yaş arası yaşadığın olumsuzluklarından kaynaklı bu takıntılar. son bir kaç yılında takıntıların yüzünden yitik geçmiş. üst üste yığılmış sende altında kalmışsın herşeyin. bu takıntılar hayatın boyunca sana yük olabilir. bu yüzden de yurtdışı olayını biraz daha ertele. önce bunları bir atmaya çalış sırtından.

mesela yarın çık dışarı şöyle yalnız başına bir boğazı seyret, bir parka otur. daha sonra bir arkadaşını al yanına onunla git bir şeyler ye, bir kafeye girin oturun, müzik dinleyin. hiç olmadı arkadaşını eve çağır evde oturun, film izleyin, yemek yapın. en önemlisi konuşun. havadan sudan konuşun, ekonomik krizden konuşun, hülya avşar'dan konuşun. yeterki konuş birileriyle. yalnızlığını sadece bir kişiyle de olsa hafifletmeye çalış. bunları sadece bir gün yapma. bir kaç gün, kendini birazcık da olsa daha iyi hissettiğini düşünmeye başlayıncaya kadar yap, yapmaya çalış. eğer o birkaç günün gerçekten güzel geçerse tekrar tavsiyelerde bulunuruz.


özellikle belirtmek istedim. bu tavsiyeleri ahmet, mehmet dedi diye değil kendin istediğin için yapmalısın. sen gene hemen yurtdışına gitmek istiyorsan hiç durma al biletini uç yarın. göç eden kuşlar gibi. pııır pıır. ama bir şeyi yapmadan önce düşünmekte fayda var her zaman.
0
emrag
(30.01.09)
sevgili @back to the future,

nereye gidersen git, kendini de yanında götüreceğin gerçeğini kabulle başlayalım. ama "gitmek" iyidir, bunu da ekleyeyim. seni neyin rahatsız ettiğini spesifik olarak anlamadım ama sıtkının sıyrıldığını ve kalmakla düzelmeyeceğini anladım. buradan (yani oradan) gittiğin anda kendini özgür hissedeceksin bence, onun için nereye gittiğinin çok önemi yok.

yine de neleri sevdiğini bir düşün. hepsini unutmuşsun çünkü. ne yapmak seni mutlu ederdi? hangi müziği severdin? fiziksel aktiveteden hoşlanır mıydın? deniz mi seni sakinleştirirdi, yoksa müzede sanat eserlerini gezmek mi sana iyi gelirdi? belki de barlarda takılmayı severdin.... bunları cevapla (kendine). sonra gideceğin yer hakkında daha sağlıklı karar verebilirsin.

ama illa bişi duymak istiyorsan, san sebastian derim, ispanya'nın kuzeyinde küçük bir balıkçı şehri. güneş, az araba falan demişsin o bağlamda :)
0
no avalon
(30.01.09)
selamlar.

insanlar kendileriyle ilgili doğru kararlar vermeye çalışırken en büyük başarıyı sorunu kabul etmekle sağlarlar.. fakat aynı insanlar en büyük yanlışı da kabul ettikleri sorunlarını tabu yapmakta yaşarlar. Sorunu sahiplenip kabul etmeniz muhteşem. fakat anlıyorum ki, artık sorununuzu kendi kendinize kurtulunmaz olarak düşünmeye başlamışsınız. ilk başta yaptığınız gibi bu sorunuda kabul edin, önce sorunu mu kendim çözemem tabusunu yıkın, ardından sorun tabusunu yıkmaya çalışın.

umarım, istediğinize sahip olursunuz.
0
bore
(30.01.09)
istanbul'da yaşamak zorunda değilsin. eğer gücün yetiyorsa, daha küçük, trafiği olmayan sessiz, sakin, huzurlu bir yere taşınmanı önerebilirim.
0
cilgin fantezilerin adami
(30.01.09)
@avalon
çok teşekkür ederim, aradığım tavsiyeler tam olarak bu yönde. san sebastian'ı araştıracağım.

@bore
sağolun iyi dileğiniz için.

@çılgın fantezilerin adamı
işte oranın adını soruyorum zaten :)
0
🌸back to the future
(30.01.09)
benim ayni durumdaki kardesim kendini tilburg a atti, simdi bazen sikilsa da, genelde memnun..
0
nooneatall
(30.01.09)
kanada'nın güneyi de olabilir belki.vancouver mesela.
gerçi bilmiyorum soğuk mu gelir size, gitmedim de ama kuzey ülkelerinin nispeten ılık bi bölgesi diye biliyorum..
yani hem kuzey'in sakin ve güvenli havasını yaşayıp hem de üşümemeniz olası belki orada..
0
magdalena
(30.01.09)
@nooneatall
ne mutlu kardeşinize, dikkate alıcam önerinizi.

@magdalena
vancouver güzel fikir ama EVS yalnızca AB ülkelerinde geçerli malesef.
0
🌸back to the future
(31.01.09)
eski foça.
0
cilgin fantezilerin adami
(01.02.09)
(18)

Tank oyunu ismini hatırlayamıyorum

abtash
98 veya 99 yılıydı tam hatırlamıyorum bi tank oyunum vardı. adını falan unuttum. sadece bi tankı yönetiyosunuz, bölümler geçtikçe doğa değişiyo karlı bölüm falan vardı. yerde patriot (yazılışı yanlış olabilir) füzeler buluyoduk atıyoduk falan, çok oyun oynamayan biri olmama rağmen birden aklıma geld
98 veya 99 yılıydı tam hatırlamıyorum bi tank oyunum vardı. adını falan unuttum. sadece bi tankı yönetiyosunuz, bölümler geçtikçe doğa değişiyo karlı bölüm falan vardı. yerde patriot (yazılışı yanlış olabilir) füzeler buluyoduk atıyoduk falan, çok oyun oynamayan biri olmama rağmen birden aklıma geldi canım çok çekti, ismini buldurabilecek olan var mı? oyununun yapılış yılı farklı da olabilir ben o yıllarda oynamıştım.
0
abtash
(28.01.09)
(bkz: pocket tanks) geldi aklıma ama anlattığınla pek alakası yok gibi.
0
derectus
(28.01.09)
sanal uyku
(28.01.09)
malesef canlar. sanki adında cmg mi ne öyle bir şey geçiyordu..
of hiç mi hatırlayamam ya.
0
🌸abtash
(28.01.09)
soul cancer
(28.01.09)
tank racer olmasın?

digilander.libero.it
0
orion ares
(28.01.09)
yok onlar da değil. bi de yarış falan yok direkt bina falan uçuruyoduk. bina, helikopter düşman tank.

@sheba and the albino girls
shellshock, o da değil malesef.

utandım şimdi, millet bulmaya çalışıyor oyun isimleri verip duruyor çıkmıyor, aklıma da gelmiyor of.
0
🌸abtash
(28.01.09)
sheba and the albino girls
(28.01.09)
www.allgame.com

Abi istersen şuraya bir bak. Recoil olabilir sanırım. Benim içime de dert oldu. Gece uyuyamam...
0
sheba and the albino girls
(28.01.09)
metal slug? tanka da biniyolardı çünkü...
0
soul cancer
(28.01.09)
(bkz: 90 tank)
0
paranormal
(28.01.09)
yok metal slug'u unutmak mümkün mü..

@sheba and the albino girls
verdiğin liste için çok sağol ama orada da bulamadım, ne oyunmuş arkadaş.

ilk bölümü çölde geçiyordu, onu da hatırladım şimdi. sanırım kuleler vardı, o kulelerin ayaklarını vuruyorduk tek tek bölümün bonus objectlerinden biriydi o kuleler.
0
🌸abtash
(28.01.09)
Tank 90'dir..
www.arcadeoyun.com
0
Sir.Fitih
(28.01.09)
sir.fitih sayende 10 saattir tank oynuyorum :D eski günlere gönderdin beni
0
cilgin fantezilerin adami
(28.01.09)
emcedeltate
(28.01.09)
kesin gulf war
0
levski
(29.01.09)
Gulf War: Operation Desert Hammer
0
levski
(29.01.09)
yahu silkworm olmasın sakın? gerçi orada tank yerine jeep vardı. bir de helikopter tabi. helikopterdi esas oğlan.
0
teritori
(29.01.09)
aradığım oyunu bulamadım ama bi sürü eski tank oyunu buldum duyuru sayesinde, bilmiyordum bu kadar tank oyunu olduğunu, ne varsa eskilerde var. o yüzden herkese benden 1 tik:)
0
🌸abtash
(29.01.09)
(4)

" liseli serap "

pozitif dusunce de kazanir
bir zamanların en meşhur videosu idi kendisi.serap isimli kız öldürüldü filan deniyordu, ne oldu onun gerçek akibeti bilen var mı veya kaynak gösterebilecek olan?
bir zamanların en meşhur videosu idi kendisi.

serap isimli kız öldürüldü filan deniyordu, ne oldu onun gerçek akibeti bilen var mı veya kaynak gösterebilecek olan?
0
pozitif dusunce de kazanir
(28.01.09)
hurarsiv.hurriyet.com.tr

bu haberde yazmıyor da ben gazetede kızın öldürüldüğünü, çekenlerin falan serbest kaldığını okumuştum.
0
passion rules the game
(28.01.09)
benim hatırladığım intihar etmişti.
0
cilgin fantezilerin adami
(28.01.09)
kız öldürülmüş,çocuk yurtdışına kaçmış dedikoduları hala kulaklarımda ahah.
0
veli
(29.01.09)
(git: 20015)
0
extirpation
(29.01.09)
(4)

öss 2009 aobp katsayı şeysi

thefalloftekin
yusuf ziya özcan açıklama yapmış bugün, bu aobp katsayıları ile ilgili.. yüzde 21 olan oran aşağı çekilcekmiş felan.. olayı hala anlamadım, anlayan varsa beri gelsin..şimdiden teşekkürler..ilgili link:http://www.dogrutercih.com/yok-baskani-acikliyor-1134_.html
yusuf ziya özcan açıklama yapmış bugün, bu aobp katsayıları ile ilgili.. yüzde 21 olan oran aşağı çekilcekmiş felan..
olayı hala anlamadım, anlayan varsa beri gelsin..
şimdiden teşekkürler..

ilgili link:
www.dogrutercih.com
0
thefalloftekin
(28.01.09)
anlamayacak birşey yok, ortaöğretim başarı puanının öss'ye katkısını azaltmayı düşünüyorlar, böylece karne notları sınava daha az etki edecek. yani okulunda yüksek notlar alan biriyle, düşük notlar alan birinin arasında öss puanı bazında çok az fark olacak.
0
demcan
(28.01.09)
yetismez 2009 a.
0
ne nicki be
(28.01.09)
iyice bokunu çıkardılar. çocuklar boşuna mı kıçını yırttı 4 sene boyunca?
0
cilgin fantezilerin adami
(28.01.09)
çocuklar boşuna yırttı kıçını evet. imam hatip liselerinin önünü açmaya çalışıyorlar.
0
uckac
(29.01.09)
(6)

orjinal midir?

pembeli kiz
soru baslikta link asagida.http://urun.gittigidiyor.com/Bvlgari-Voile-Jasmin-100-ml-Eau-de-Toilette-Sp_W0QQidZZ15517223
soru baslikta link asagida.


urun.gittigidiyor.com
0
pembeli kiz
(28.01.09)
adama yapılan yorumlara bakılırsa değil;

"Ürün hızlı geldi ama orjinal değil,ne şişesi ne içi.Ürünü iade etmek için 21.01.2009 dan beri 4 kez mail attım hala cevap yok."

bi de daha önce gg'dan parfüm alınır mı diye sorulmuştu. yani bence alma. parana yazık.
0
deckard
(28.01.09)
şöyle de bir şey var:


geronimo1974 ( 16 ) Calvin Klein Euphoria Intense Men 100 ml Eau de 07/01/2009
Yorumu Parfüm eksik geldi...en az 10 ml..şişesi biraz hırpalanmış ...sanırım bu işte bir bit yeniği var çünkü kokusu da kalıcı değil
geislingen cevabı : TERBİYESİZLİK YAPIYORSUN GÖNDER DİYORUZ HEMEN ALALIM 3 HAFTA SONRA YAZIYORSUN 130 KİŞİDE SORUN YOK SENDE VAR HAYRET YA SAYGILAR - 08/01/2009

ilginç ama. hem terbiyesiz hem de saygılar. saçma bu!
0
fempusay
(28.01.09)
gittigidiyor dan parfüm alınmaz. sahte olmasa bile kesin bir bokluk vardır.
0
cilgin fantezilerin adami
(28.01.09)
büyük ihtimal değildir. ben birinden almıştım. şimdi ismini hatırlamıyorum ama çok satış yapan biriydi. 300 yorum filan vardı. bunların içinden 5 tanesi sahte demiş ürünlere. dedim herhalde o beş kişi gıcıklık yapıyor. ürünü aldım çok bariz sahteydi. ürünü iade ettim. bir başka arkadaşım da aldı. o da değildi. yani %100 orjinal, yok %100 orjinal tester lafları hikaye. gg dan orjinal olduğunu düşünerek parfüm almak mantıklı değil yani. onun yerine açık parfüm satan yerlerden alın daha iyi. kokuları gerçeğine daha yakındır.
0
philosophia
(28.01.09)
yurtdışı satış fiyatı 69$ (110 tl civarı), freeshopta 40 $ civarına alınabilir.
0
xyoney
(28.01.09)
her parfum sahte diye de bir sey yok yalniz onu da belirtmek lazim. aqua bvlgari kullaniyorum parfum olarak. 2 kere havaalani duty free'den almistim 140tl -guya duty free-. sonra gg'de tester satiliyordu, 70 liraya aldim ve parfum tamamen orjinal, kokusu, kaliciligi..

arastirmak lazim iyice, nasil olur o tabi zor. oyle bi milletiz ki cakma mal aldigimizda bile tesekkur ediyoruz. sans biraz
0
no christ requiress
(28.01.09)
(4)

Türkçe / Edebiyat öğretmenlerine basit bir soru.

karga tdi
"konuşmak" işteş bir fiil midir? Neden?
"konuşmak" işteş bir fiil midir? Neden?
0
karga tdi
(23.01.09)
karşılıklı yapılmasına rağmen bence işteş değildir. çünkü konuş köktür zaten.

mesela sevişmek işteştir. sevmekten sevişmek olmuştur. kök sev.
0
cilgin fantezilerin adami
(23.01.09)
"Bazı filler 'ş' sesini yapılarında barındırır ve işteşlik ifade ederler. Bunlara anlamca işteş fiiller de denebilir.
Yarışmak, savaşmak, üleşmek, güreşmek, barışmak, konuşmak... "
0
ermanen
(23.01.09)
konuşmak işteş bir fiildir. en az iki kişi karşılıklı konuşabilir. "başbakan mecliste bir konuşma yaptı." cümlesi yanlış olur. başbakan aslında "nutuk irad etmiş" veya "söylev vermiştir." ancak bu çok yaygın bir yanlış olduğundan artık böyle kabul görmüştür. detaylı bilgi için peyami safa'nın osmanlıca-türkçe-uydurmaca isimli eserine bakabilirsiniz.
0
dursunkaptan
(23.01.09)
cevap verilmiş gerçi ama bulunsun bu da;

"işteş fiil: En az iki özne tarafından yapılabilen fiillerdir. Bu fiiller, fiillere “-ş-” eki getirilerek türetilir. Bazı fiiller ise kök olarak “-ş-” ile bitmiştir ve işteş özellik gösterir."

kaynak: www.bilgicik.com
0
light beam
(23.01.09)
(5)

"half - life 2 + orange box" kurulumu

fuck milk get beer2
elimdeki "half - life 2 orange box"'u kurmayı bir türlü beceremedim."steam" diye siyah ikonlu bir şey çıkıyor içinden.. önce 1-2 mb boyutunda olan kendisini install etti.. sanırım onun üzerinden oyunu install edecek..ama kurmayı beceremedim devamını..bu aşamaları geçmiş ve bana yardım edebilecek bir
elimdeki "half - life 2 orange box"'u kurmayı bir türlü beceremedim.
"steam" diye siyah ikonlu bir şey çıkıyor içinden.. önce 1-2 mb boyutunda olan kendisini install etti.. sanırım onun üzerinden oyunu install edecek..
ama kurmayı beceremedim devamını..

bu aşamaları geçmiş ve bana yardım edebilecek birisi var mı arkadaşlar?

teşekkürler şimdiden.
0
fuck milk get beer2
(22.01.09)
direk cdyi takdığında önce steami, sonra oyunları kurması lazım. oyunları kurmadan önce steam hesabı alıp login olman gerekli.
0
passion rules the game
(22.01.09)
dvd'yi takıp autorun'dan install dediğiniz zaman size seçtiriyordu hangilerini yüklemek istediğinizi. tekrar deneyin isterseniz.

edit: tabi en son yüklediğimde benim steam acc. vardı, passion rules the game haklı önce bir steam acc. almanız gerekli.
0
metalon
(22.01.09)
steam'i açtıktan sonra "games" sekmesinde altta "activate a product on steam" diye bir buton var. oradaki direktidleri takip edersen sanırım oluyordu.
0
teritori
(22.01.09)
biz de bu aşamalardan geçtik... önce steam hesabı alıyorsunuz. daha sonra steam'ı kapatıyorsunuz, dvd'nin autorun'ına gidip install diyorsunuz... steam açılıyor; tf2'yi ve diğerlerini dvd'den yüklüyor...
0
milistroke
(22.01.09)
ben de aldım orange box. steam hesabım vardı zaten. oyunun 1 gb falan kadarı cd den yükledi. kalan kısmını steam kendi kendine indirdi internetten.
0
cilgin fantezilerin adami
(22.01.09)
(10)

Pisuvara isemek

ermanen
cisin gelmis, sIkIsmIssIn, derhal tuvalete gidip pisuvarin onunde fermuari indiriyorsun, o da ne cis gelmiyor, halbuki o kadar sIkIsMIssIn, bikac saniye bekledikten sonra tazyikli sekilde isemeye basliyorsun ve -oh be- rahatliyorsun. sorum odur ki neden cisim gelmis ve sIkIstIgIm halde, isemeye yelt
cisin gelmis, sIkIsmIssIn, derhal tuvalete gidip pisuvarin onunde fermuari indiriyorsun, o da ne cis gelmiyor, halbuki o kadar sIkIsMIssIn, bikac saniye bekledikten sonra tazyikli sekilde isemeye basliyorsun ve -oh be- rahatliyorsun. sorum odur ki neden cisim gelmis ve sIkIstIgIm halde, isemeye yeltendigim vakit bazen cis gec gelebiliyor?
0
ermanen
(21.01.09)
O sirada yan pisuvarlarin birinde baskasi oluyor mu? Bu da bir etken olabilir.
0
trimpot
(21.01.09)
@trimpot

bazen oluyor bazen olmuyor
0
🌸ermanen
(21.01.09)
mesanenin stabilize olması gerekiyordur belki :))
0
tom riddle
(21.01.09)
@galadnikov

evet olabilir bu durum ama yazilanlar abartilmis, yok pisuvar kirilacak uzerime cis yagacak, yok yanimdaki zencinin seyinin benimkinden kucuk olma ihtimali. boyle seyler aklimdan gecse pisuvara isemem zaten :) tedirginligimin baska nedeni olabilir ama yine de fiziksel bir denklem var gibi geliyor bu durumda, ic basincin cisi tutmasi falan, bilemedim tam..
0
🌸ermanen
(21.01.09)
psikolojik bir olay. ben de en asmis cinsden var sanirim. arkamda biri olursa ne kadar sikismissam da gelmiyor cis. ille bombos olacak etraf. oyle boktan bir durum iste..
0
no christ requiress
(21.01.09)
nickini vermek istemeyen suser
(22.01.09)
psikolojik olduğunu (ben) nasıl anladım; sarhoşken daha pisuvara yetişmeden işeyecem nerdeyse :), bar mar farketmiyor çıkarıyor ve işiyorum bekleme yok, ama ayık kafa ile şöyle 5-10 seniye rötar yapıyorsun.
0
edip
(22.01.09)
bu mantiga gore o zaman, mesela iki tane klozet yanyana ve ikisene de sicmak icin biri oturdu, bunlar da bokunu yapamaycak mi yani:) psikoloji kisminin yaninda fizyolojik kismi yok mu hic bu olayin, basincla ilgili bir durum vardi sanki, yok mu bilen? cunku ayni sey bazen tek basimayken de oluyor diyorum...
0
🌸ermanen
(22.01.09)
boxer lastiğinin, fermuarın vs. idrar yolunu sıkıştırmadığına emin olun mesela. yeterli basınç oluşana kadar gecikiyo olabilir.
0
simendiferlerin efendisi
(22.01.09)
bu durum muhtemelen çok uykun olduğu zaman hemen uyuyamaman gibi bir şey. 48 saat uyuma, sonra uyumayı dene. muhtemelen aynı duyguyu hissedeceksin :D
0
cilgin fantezilerin adami
(22.01.09)
(9)

ingilizcede "siz bilirsiniz..." nasıl söylenir?

gijilti
?
?
0
gijilti
(17.01.09)
sanırım ; its up to you.
(bkz: it is up to you)
0
rodeocu
(17.01.09)
you knows.
0
fuskiyenin oglu
(17.01.09)
rodeocu'nun dedigiyle birlikte have it your own way de denilebilir.
0
ermanen
(17.01.09)
as you wish var bi de
0
szqnn
(17.01.09)
açıklama getireyim: "its up to you" demek, karar size kalmış manasına gelen bir "siz bilirsiniz"dir.

as you wish ise, "madem ısrar ediyorsun. peki. siz bilirsiniz. sizin dediğiniz olsun" daki siz bilirsinizdir. yani (çoğu çoğu zaman) bir emre cevaptır.
0
andy kaufman 2
(17.01.09)
you knows olmaz you know olur. fuskiyenin oğlu'nun verdiği cevabı düzeltmek istedim.
0
rectoa
(17.01.09)
"siz bilirsiniz" tam anlamıyla bizdeki gibi yok ingilizcede.
0
cilgin fantezilerin adami
(17.01.09)
it's your call da var.
0
lykos
(18.01.09)
how do you wish olmaz.
0
cereal killer
(25.01.09)
(7)

gönlüme göre bi klavye arıyorum ;)

neira
öncelikle şu entry'nin okunmasında fayda var. http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?id=11794357o gün aldığım klavyeyi çok sevmiştim ama anakartımda ps2 olmadığını farkettim bunun için adaptör aldım ama bazı tuşlar çalışmıyor.. herneyse şimdi aradığım klavye usb olmak zorunda multimedia olmak zorunda
öncelikle şu entry'nin okunmasında fayda var. sozluk.sourtimes.org
o gün aldığım klavyeyi çok sevmiştim ama anakartımda ps2 olmadığını farkettim bunun için adaptör aldım ama bazı tuşlar çalışmıyor.. herneyse şimdi aradığım klavye usb olmak zorunda multimedia olmak zorunda ve imkansızı istiyorum biliyorum ama f klavye olması lazım ;) q olduğu zaman f e çevirince bazı tuşları görmüyor dingil.
0
neira
(17.01.09)
buyrun bunlar nasıl?

www.google.com.tr
0
rodeocu
(17.01.09)
img207.imageshack.us

şöyle bir şey bulabildim büyük resmi yok kendim yükledim arşivden de:)
özellikleri
marka-inca
multimedya
f
usb
fiyat 10$+kdv
0
abtash
(17.01.09)
benim klavyemi tarif etmişsiniz.

www.a4tech.com

a4tech in kl(s)-7mu modeli.

ayrıca sağ tarafında üstte usb girişi, sol üstte ise kulaklık ve mikrofon girişi var. 20 ytl'ye almıştım.

edit: f demişsiniz. sandım. pardon.
0
cilgin fantezilerin adami
(17.01.09)
@rodeocu googleda aramak aklıma gelmişti ama zamanında denediğimde çıkmamıştı bişey şimdi amma f klavye var piyasada ;))
@abtash pek beğenmedim tusları çok kalın benim aradığım laptop klavyesi gibi olucak ince ;)
tesekkür ederim yardımlar için
0
🌸neira
(17.01.09)
@cilgin suan aynı klavyeyi kullanıyoruz ve ps2 klavye malesef :( yoksa tuşlar tam bana göre tek sorunu ps2 olması :( f e çevirdim klavyeyi büyüktür küçüktür tuşu basmıyor simdide o da anakartımda ps2 olmamasından kaynaklanıyo adaptörle bağlıyorum acaba a4tech e mail yazsam benim icin özel f klavye çıkarırlar mı:P
0
🌸neira
(17.01.09)
creative de bi klavye gormustum ultra slim bi sey, laptop klavyesi gibi rahattı. oyle bisey cok daha kullanıslı.
0
bryan fury
(17.01.09)
f yok orda :( f klavye akımını başlatalım bi şekilde q neymiş
0
🌸neira
(17.01.09)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.